Mick Jagger’ın tarzının en az dansları kadar etkileyici olduğu şüphesiz. Jagger’ın stili genelde öngörülemezdi. Kaldı ki ne zaman klasik bir kombine kendi dokunuşunu katacağı, ne zaman çılgın bir kıyafetle görüleceği belli olmazdı. Fakat, ne olursa olsun her zaman gözler üzerindeydi.
Kemik çerçeveli gözlükleri ve minimalliğe olan tutkusuyla Saint Laurent, “klasik” dendiğinde akla gelen ilk kişi.
Rock and roll stilinin öncüsü olan grubun üyeleri, skinny kot, deri ceket ve Converse’den oluşan imza tarzları ile 70’lerin en tarz sahibi ikonlarından. Hem tavırlarında hem de stillerinde yansıttıkları o bulaşıcı umarsız tavır sayesinde bugün bile erkek stili için ilham kaynağı olmaya devam ediyorlar.
Günlük tarzında da en az sahnedeki kadar cesur olan Bowie’nin stili içinde yaşadığı dönemler boyunca sıkça değişti. Fakat kendisi, istikrarlı bir şekilde her dönemin en stil sahibi erkeği unvanının sahibi olmayı başardı. 70’ler Ziggy Stardust’ın doğduğu dönemdi. Eyeliner, dar kostümler ve gözünün üzerine çizdiği şimşek onu gerçek bir moda ikonu olarak tarihe geçirdi.
Birçok açıdan bir ikon olan Travolta, rahat ve tarz sahibi günlük stilin ustasıydı denebilir. Kültleşmiş film kostümlerinin içinde değilken bile yıllar sonra adından söz ettirecek kombinlere imza attı.
Mc Queen, o ne giyse havalı gösterebilen erkeklerdendi. Üç parçalı bir takımı bile çabasız ve rahat gösterebilirdi. Persol 714, wayfarer ve pilot tipi gözlüklere özel bir ilgisi vardı. Genelde trendlere aldırmaz, günümüzde bile popüler olan klasik parçaları tercih ederdi.
Dünya üzerinde çabasız şıklığı belki de en iyi başaran erkeklerden biri Robert Redford’tır. İçinde bulunduğu dönemde erkeklerin “o” olmak istemesine ve kadınların da “onunla” olmak istemesine şaşırmamalı.Redford’a ne giyse yakışırdı. İster bir takım elbise içinde olsun, ister bir t-shirt ve kottan oluşan kombini ile, her zaman şık görünürdü.