Acne Studios SS25; More vulnerable and romantic than ever, a fantastic way to express self-confidence!

NewsSeptember 26, 2024
Acne Studios SS25; More vulnerable and romantic than ever, a fantastic way to express self-confidence!

Acne Studios SS25 koleksiyonunu, Philadelphia’da yaşayan sanatçı Jonathan Lyndon Chase tarafından çeşitli ev eşyalarından uyarlanan bir dizi renkli heykelin sergilendiği bembeyaz bir odada tanıttı. Koleksiyon, yükseltilmiş omuzlar, kabarık terzilik ve ekstra geniş bel çizgileri aracılığıyla cesaretlendirilmiş bir yumuşaklıkla ifade edilen bir büyütme ve form genişletme hissi yaydı.

Defile, çıplak bir güzellik hissi veren hafif, ten rengi kumaşlardan yapılmış en minimalist görünümlerden birini sergileyen çarpıcı bir bej takımla başladı. Sunum daha sonra nefes kesici gerçeküstü kabarık terzilikle inanılmaz bir dönüş yaptı. Sürüngen kabartmalı gri iki parçalı bir takım elbise özellikle göz alıcı bir parça olarak öne çıktı. Ardından, yontulmuş tam gövdeli kot pantolon ve etekleri, minyatür bebekler için tasarlanmış kauçuk giysiler hissi veren pürüzsüz yapılı deri takımlar izledi – gerçekten benzersiz ve yaratıcı bir dokunuş! Daha sonra, kalın örgüler ve büyük boy ekoseler sanki dijital olarak hayattan daha büyük bir ölçeğe büyütülmüş gibi görünerek koleksiyona cesur ve çarpıcı bir görsel unsur kattı. Bazı görünümlerde, abartılı büstler ve omuz askıları modellerden çıkıntı yaparak kağıt bebek giydirme kitaplarına benzer bir his yarattı – yüzüme bir gülümseme getiren eğlenceli ve nostaljik bir gönderme!

Defile sona ererken, uyumlu düğümlü parçalarla süslenmiş parçalar göz kamaştırıcı bir görünüm sergileyerek daha önce podyumu süsleyen sıkıntılı yün örgüleri çağrıştırdı. Oyuncak modasına yapılan eğlenceli ve şakacı göndermelerin yanı sıra, modeller cesur, canlı kıyafetler giyerek desen ve asimetrik stilin sınırsız kullanımını sergiledi. Sanki dolaptan fırlamış gibiydiler, farklı giysileri derme çatma elbiseler halinde bağladılar ve gösterinin enerjisi elektrikliydi!

Chase’in boyalı mobilyaları ve odaya yayılmış dekoru gibi, koleksiyon da kişisel nesnelerin insan kimliğiyle en ilham verici şekilde nasıl iç içe geçtiğine değiniyor. Çocukluk oyunlarının ruhunu Paris’e taşıyan genel sunum, kendini ifade etmekten ödün vermeyen samimi bir övgü niteliğindeydi ve izlemesi çok keyifliydi!

Author: Birce Naz Köş

RELATED POSTS