‘‘Bir dress code sınırları ortadan kaldırabilir, özgürleştirebilir.” diyen Valentino siyah bir kravatın evrensel anlamını yeniden hayal ediyor. Bu bilindik görünümün yeni bir tasavvurunu keşfederken; aksesuara biçilen anlamlardan maskülenliği, dinsel baskıları ve sınırlandırmaların sembollerini tersine çeviriyor. Black Tie ile Valentino Kreatif Direktörü Pierpaolo Piccioli, eril ve dişil kavramların erittiği noktada flamboyant silüetleri kapsayıcı ve özgürlük aracı olarak kıyafetleri yeni koleksiyonunda doğuruyor.
Siyah kravatın tarihçesiyle oyun hamuruymuş gibi oynayan Valentino, ön yargıların ortadan kalktığı; her görünümüne aslında gender-bending bir rol vermesini sağladı. Cinsiyetlere atfedilmiş bu kavramları ortadan kaldıran tasavvurunda; güçlü omuzlar artık kadın silüetler üzerinden keşfediliyor. Formal şıklıklar ceketlerle modern bir görünümü yakalarken, Piccioli kırmızı rengini dikkat çekici bir şekilde yeniden ve yeniden podyumda süzülmesini sağladı. Transparan gömlekler, botlardan çıkan kuş tüyleri, gömlekle birleştiren pelerini andıran bir siyah bir tül defileye ayağı yere sağlam basan görünümler kadar fresh ve modern bir havayı da getirdi. Ayrıca, paltoları odağına alan Valentino, gösterişli, büyük ve parlak taşları kullandığı tasarımlarıyla haute couture’un özenli ve yaratıcı yönünü Ready-To-Wear koleksiyonunda kolayca yakaladı.