Bade olmak!

EditorialLifestyleJune 9, 2017
Bade olmak!

Oyuncuları oynadığı karakterlerle özdeşleştirmek kelimenin tam anlamıyla saçmalık biliyoruz… Ama herkes gibi biz de zaman zaman bu yanılgıya düşüyor ve tanıştığımız bir oyuncunun enerjik, sıcak kanlı ve dinamik hallerine şaşırmış olarak bulabiliyoruz kendimizi. Bade’nin bize yaşattıkları tam olarak da bunlardı. Şimdi sizi, Bade İşçil ile tanışmaya davet ediyoruz. Çoktan tanıyanlar ya da tanıdığı zanneden herkes için yeniden!

Fotoğraf: Fora Norman

Styling: Burak Sanuk

Saç: Harun Ateş

Makyaj Ömer Faruk Dinç

Elbise / Dress: ALICE MCCALL / BEYMEN Jean: 3×1 / V2K Terlik / Slipper: DORA TEYMUR / V2K Eşarplar / Scarfs: HERMES

Oyuncu olmak isteyen birine “ilk tavsiyen” ne olur?

Rolünü oynamaya değil, yaşamaya çalış.

“Televizyonun büyülü dünyası” senin için bir klişe mi, realite mi?

Geneline bakınca, realite. Ekranda görülen kişiler gerçek hayatta seyirci tarafından aynı etkide yaşayan kişiler gibi algılanabiliyor. Yani rol icabı aldatılan bir kadını canlandırınca, yolda karşılaştığınız birçok kişi o hayat gerçek hayatımızmış gibi “Filmdeki şu adam seni o kadınla aldatıyor” gibi bilgilendirmeye çalışıyor. Bunun gibi birçok şey oluyor. Bu da etkinin realitesini göstermeye yeterli bence.

Oynadığın karakterleri seçerken en büyük etken ne oluyor?

Kesinlikle heyecan! Senaryonun genel akışı, hikayenin genel etkisi ve canlandıracağım karakterle empati kurup onun hayatını merak etme isteği duymam önemli.

İnternet için üretilen dizileri göz önünde bulundurduğunda, sektördeki dönüşüm üzerine neler söylemek istersin? İnternet dizilerinin ulaşılabilirliği daha fazla. O yüzden güzel yönde bir gelişim. Her an her yerde izleme imkanın olabiliyor. Daha geniş bir kitleye ulaşabilmek açısından faydalı bir durum. Sonuçta dünya starı dediğimiz birçok Hollywood oyuncusuyla aşağı yukarı aynı kulvara taşıyor insanı. Yeteneğini daha çok kişiye sergileme imkanı sunuyor da diyebiliriz.

Hangi zamanlarda Bade olmak zorlaşıyor?

Sette, Bade’nin duygu dünyasını kuliste bırakıyorum. İşimi özel hayatıma karıştırmamaya çalışıyorum. Bazen günlük hayatta da bu durumu yaşıyorum; mesela çok üzgün ya da sinirli olduğum bir anda bir izleyicimle karşılaşıyorum ve bunu ona yansıtmamak adına kendimden uzaklaşıyorum. Karşımdaki kişi, duygu dünyamı tahmin edemiyor ve sadece beğendiği biriyle karşılaşmış olma heyecanıyla konuşmak, fotoğraf çekmek istiyor. Bu zamanlarda, kendimizi adamamız gerekiyor. Esas duygularımı doyasıya yaşayamadığım zamanlarda Bade bilinçaltına itiliyor sanki.

Son dönemde seni en çok etkileyen olay neydi?

Bu sene yaz gelemedi; yani nerdeyse bahar bitiyor ama hala montsuz dışarı çıkamadığımız bir iklimin etkisindeyiz, bu durumdan hiç hoşlanmıyorum.

Geleceğe dair en büyük hedefin?

Doya doya yaşamış olmak.

Full Look: MIU MIU

Gömlek, Süveter / Shirt, Sweater: PRADA Eldiven / Gloves: HERMES

Elbise / Dress: MSGM / BEYMEN

Author: Duygu Bengi

RELATED POSTS