Brianna Lance

Brianna Lance müzik için yaşıyor, bize hikayesinin başını ve şu anını anlatıyor, neredeyse çıkmak üzere olan albümünü tanıtıyor.

Müzikle nasıl tanıştırıldınız?
Ben küçükken annem sürekli piyano çalardı ve çocukken beni derslere başlattı. O başlangıçtı.

Bize gelecek albümünüzden bahsedin?
Çıkacağı için çok heyecanlıyım! Ortak bir albüm, bu yüzden beğendiğim ve beraber çalışmak istediğim 6 sanatçı seçtim. Her birine demolarımdan bir kaç tane verdim, onları aldılar ve şarkıları remixlediler, ardından bunların hepsini mixer Dave Fridmann’a yeniden remixlemesi için verdik. Dolayısıyla her parça bir telefon oyunu gibi, ama sonuçlarla çok gurur duyuyorum. Arkadaşım, tarzını “Su altı, Sex, Dans Müziği” olarak tanımladı ve buna tarz olarak tutunuyorum.

Kendi müziğinizi yazıyor musunuz?
Evet, kendi şarkılarımı yazıyorum. Enstrümentasyon için işbirliği kuruyorum ama bütün şarkılar yatak odamla başlıyor. Başka türlü yapmayı hiç düşünmedim.

Modadan müziğe evriminizi nasıl açıklıyorsunuz?
Her zaman moda ve müziği beraber yapıyordum. Yıllarca gruplarda ve modanın içinde oldum. Bana göre bunlar her zaman üzerinde çalıştığım iki proje, ve bazen inşa ettiğin şeye göre biri diğerinden fazla öncelikli oluyor. Bir süredir bu albüm üzerine çalıştığım icin şu anda en fazla ilgiyi o görüyor.

Gelecek albümünüzden en sevdiğiniz mısra?
Of, bu zor bir soru. Sanırım en sevdiğim “Söyleyecek çok seyim var, eğer çeneni kapatıp beni bir saniye dinlersen” ama sadece canlı söylemek çok eğlenceli olduğu için.

Size ilham veren kişiler…
Nina Simone her zaman bir numaram. Onun müziği başkalarından daha hisli. Ama bu albümde kurmak istediğim zihniyete ulaşmak için kocaman bir playlist yaptım, içinde Happy Mondays, Brian Eno, Cut Copy, Deerhunter, Magnetic Fields vs. var.

En çok dinlediğiniz albüm?
Pek albüm dinlemiyorum. Çoğunlukla ruh halime göre yaptığım playlistleri dinliyorum. İstediğim bir hissi takip eden şarkıları ard arda koyuyorum. Müziği deneyimlemek için en sevdiğim yol bu.

Size en çok ilham veren şarkı?
Health’in Die Slow’unun Pictureplane remixi. Bunun en güzel şarkılardan biri olduğunu düşünüyorum. Bir diğeri ise Mulato Astatke’dan Tezeta, her iki şarkı da büyülü hisleriyle aklımı alıyor.