Dashy Boys: Hurts

MusicFebruary 6, 2018
Dashy Boys: Hurts

Yıl 2005. Manchester’da, müziğin sokağa taştığı barların birinden dışarıya çıkan iki grup, muhtemelen daha sonra sebebini bile hatırlamadıkları bir kavgaya tutuşur. Bu kavganın her iki tarafında da yumruklarını sallamak yerine orada olmayı ve yaşadıklarını sorgulamayı tercih eden birileri vardır. İşte, Adam Anderson ve Theo Hutchcraft’ın birbirine ilk kez selam verdiği bu kavgadan beri ikili, Hurts adı altında sonuncusu geçtiğimiz Eylül ayında yayımlanan dört stüdyo albüme ve sayısız konsere imza attı.

Çoğumuzun “Wonderful Life” ve “Stay” şarkılarıyla tanıdığı ve fiyakalı İngiliz delikanlılar olarak aklında tuttuğu Hurts, ilk zamanlarda cesurca dolaştıkları karanlık topraklardan uzakta, pop müziğin ışıltısı altında yoluna devam etmekte. En son 2013 yılında Rock’n Coke sahnesinde dinlediğimiz Hurts, yeni albümü “Desire”ın turnesi kapsamında 10 Şubat Cumartesi günü Zorlu PSM’de performans sergileyecek. Retro filtreli bu konser öncesinde ikiliden Adam Anderson, merak ettiğimiz soruları cevapladı.

Yaklaşık 10 yıl önce YouTube’da yayınlanan siyah-beyaz “Wonderful Life” klibinizle milyonların takip ettiği bir grup oldunuz. Bunca zamandan sonra sizin için kliplerin ve YouTube’un önemi nedir?

O dönemde YouTube gibi bir platforma sahip olduğumuz için minnettarız. İşsizdik, beş parasızdık ve bir anda dünyaya ulaşmanın bir yolunu bulduk. Milyonlarca insan o kliple etkileşim kurdu. O dönem YouTube gibi bir platform olmasaydı biz de bugün burada olmazdık.

Kliplerinize büyük önem veriyorsunuz. Hatta şarkılarınız için görsel evler yaratıyorsunuz diyebiliriz. Bir de tam tersini düşünelim. Bir şarkınızı bir film sahnesinde kullanacak olsan hangi filmi ve şarkıyı seçerdin?

Şarkılarımız romantik bir hikaye anlatan alternatif bir filme iyi giderdi sanırım. Birkaç sürpriz olay olurdu. Bitiş kredisinde harika bir şarkı çalardı. Bazı gergin anlar olurdu. Ümitsizlik ve ardından kefaret hissettiğiniz anlar olurdu.

Takım elbise giymek nasıl bir his?

Günlük hayatımda takım elbise giymiyorum çünkü benim için fazla keskin hatlı ve belirli kıyafetler. Ben daha açılı ve bir tarihi olan vintage giysileri tercih ediyorum. Theo takım elbiseyi benden daha çok giyiyor ve ona çok yakışıyor. Benim için biraz fazla steril.

Hangi grupların veya sanatçıların sahne giysilerini seviyorsun?

Bizimkini. Bizden daha şık bir grup yok.

“Tutku”nun senin için anlamı nedir?

Belirsizliklerle dolu bir kelime bu. Benim için tutku sana anlam veren bir şey yapmak için heyecan ve ilham duymak demek. Öte yandan tutku şehvetli
ve karanlık da olabilir. Son albümümüz de tüm bu fikirlerin bir karışımını içerdiğinden bence mükemmel bir albüm ismi oldu.

Birçok ülkede konser verdiniz. Alışmadığın bir kitleye, bilmediğin bir atmosferde konser vermek nasıl bir his? Gitme hayali kurduğun ama gidemediğin bir ülke ya da şehir var mı?

Aslında Türkiye kendi aramızda sık sık konuştuğumuz bir ülkeydi. İngiltere’de birkaç Türk arkadaşımız var ve bize neden Türkiye’ye daha sık gitmediğimizi sorup duruyorlar. Gerçek şu ki Türkiye lojistik anlamda konser ayarlamanın oldukça zor olduğu bir ülke. Bu nedenle tekrar burada konser verecek olmaktan dolayı çok mutluyuz.

İkili olarak bir şarkının tamamlanıp tamamlanmadığına nasıl karar veriyorsunuz?

İkimizden birinin şarkıyla ilgili söyleyecek bir şeyi kalmadığında bu genelde şarkının tamamlandığına işaret ediyor. Eskiden her şeyi sürekli değiştirip dururduk ama şimdi bu anlamda biraz daha sağlıklıyız. Bence artık ne zaman durmamız gerektiğini biliyoruz.

Beş yılın ardından tekrar İstanbul’a geliyorsunuz. Bu kez festival yerine bir performans sanatları merkezinde konser vereceksiniz. Hurts’ün geçmişin karanlık duygularından uzaklaştığını görüyoruz. İzleyicilerin bu konserden beklentisi nasıl olmalı?

Karanlık yönümüzü kesinlikle kaybetmedik. İlk iki albümümüzü her zamanki kadar çok seviyoruz. Fakat 90 dakikalık bir performansta bir ark ve yolculuk olmalı. Bu nedenle yeni albümümüz hayranlarımız için daha iyi bir performans hazırlamamız konusunda bize çok yardımcı oldu. Tek bir duygu durumuna atıfta bulunmaktansa bütüncül bir hikaye anlatıyor.

Author: Based Istanbul

RELATED POSTS