Iris Van Herpen Carte Blance Koleksiyonu, İran’daki kadınların kararlı ve yıkılmaz duruşundan esinlenerek, kadınlara cinsiyetleri ve bedenleri üzerinden yapılan baskılara karşı bir direniş, özgürlüğe kavuşma mücadelesine bir övgüdür.
Paris Haute Coutre Moda Haftası’nda, Iris Van Herpen, Fransız sanatçı Julie Gautier ile bir araya gelerek tanıttığı Carte Blanche filmi, kadınların fiziksel güçlerini ve baskılara karşı duruşlarını destekliyor. Başka bir gezegene aitmiş gibi hissettiren elbiselere imzasını atarak bu sefer tasarımlarını derin suların ortasından çıkarmış gibi gözüküyor. Gautier’e eşlik eden diğer iki modelle birlikte sualtında dayanıklılık, esneklik ve kararlığa karşı bir kapı açan hipnotize edici bir koreografi yaratıyor.
Eşsiz ve bu dünyaya ait olmayan kıyafetlerin tasarımında cam, silikon, kauçuk, metal dantel, demir dolgu, gerçek ve yapay saçlar kullanıldı. Korselere dikilen kumaşlar kırmızı, mor, beyaz, mavi ve altın sarısı tonlarında görünümlerle suyun altında oldukça dikkat çekiyor. Yüzgeci andıran tasarımlar korselere dikilerek akvaryum balıklarını andırıyor ve renkli siluetler suyun altında insanüstü bir performansa imza atıyor.
Dans eden kumaşların egzotik görüntüleri arasındaki en çarpıcı kısım, Gaultier’in parlak kırmızı tonlarında giydiği elbise kanı sembolize ederken, sualtında attığı sessiz çığlıkla acısını dışa vurduğu andır. Özgürlük için atılan çığlıktan sonra, Julie Gaultier nefes almak için mor ve mavi tonunda elbiseler giymiş diğer iki modelin yanına geliyor.