Şanghay merkezli multimedya sanatçısı LuYang bu sergisinde din, felsefe, sinirbilim, psikoloji ve modern teknolojinin disiplinler arası bir karışımı temsil eden fantastik ve şok edici görüntüler yaratıyor. İngiltere’deki ilk kişisel sergisi için yarattığı dünyada anime, video oyunları ve bilim kurgu kültürünün derin anlamlarını sunan sanatçı, insan vücudunun ve zihninin gizemlerini araştırmak için Budizm, sinirbilim ve dijital teknolojiyi birleştiriyor. İnşa ettiği bu tekno-psikedelik alemde birçok farklı olguyu “NetiNeti” adı altında birleştirmesinin sebebi, kelimenin “ne bu, ne de bu” şeklinde bir belirsizliğe tekabül ediyor olması…
“İşlerimin çoğu beden, maneviyat ve dünyaya bakış açıları hakkında” diyen sanatçı, sözlerini cennet ve cehennemin yin yang sembolü üzerinde destansı bir dans gösterisi yaptığı “DOKU Binary God” çalışması ile somutlaştırıyor. DOKU, sanatçının 3D olarak taranmış bir dijital kopyasını sunuyor ve senkronize hareketleriyle sistemsel bir reenkarnasyon olgusunu benimsiyor. Lu Yang, bu çalışmasını “Doku’ya baktığımda, ruhumun ölüme yakın bir deneyim gibi bedenimden çıktığını hissediyorum. Bana ait olan ama benimle hiçbir ilgisi olmayan bir bedene bakıyorum.” şeklinde tanımlıyor. Aynı zamanda Yang, DOKU avatarının Budizm’deki altı reenkarnasyon yoluna karşılık gelen Hayvan, Asura, Cennet, Cehennem, İnsan ve Aç Hayalet versiyonlarını yaratıp bu katmanları deneyimlemeye de olanak sağlıyor.