Mari Giudicelli, Shoe Designer

PeopleJuly 1, 2016
Mari Giudicelli, Shoe Designer

O, New York şehir merkezinin havalı tiplerinin yüzü, Maryam Nassir Zadeh’le bağdaştırılan biri – hani fotoğrafları modadaki modern ilham perileri için birer beyan niteliğinde olan New York’taki havalı butik var ya, işte o. Mari Giudicelli böyle biri ve beş yıl kadar bir zaman önce Rio de Janeiro’dan New York’a gelmiş. Yakın zamanda, Giudicelli lüks ayakkabı serisini çıkarttı. Şimdi bu şık “uçarı kız”ı tanıyoruz.

New York’ta nerede yaşıyorsun? Dairendeki hangi parça sana Brezilya’yı anımsatıyor?

Williamsburg’de yaşıyorum. Büyükbabam bir pilottu ve onun üzerinde elle yazılmış notları olan bazı navigasyon haritaları var. Rio’nun üstünden nasıl uçulacağını gösteren çerçevelettiğim bir tane var, o benim favorim. Vintage ordu malzemelerine bayılıyorum ve bu da benim için çok değerli.

New York’taki hangi kioska sıkça gidiyorsun?

Ah, sadece köşedekine. 1 dolarlık kötü kahveye bayılıyorum.

Şu aralar ne okuyorsun?

Osamu Dazai okuyorum. Onun “No Longer Human” kitabını okudum, şimdi de “The Setting Sun”ı okuyorum. “No Longer Human” daha güzeldi bence. Çok güzel ama depresif bir Japon yazar. Japonya’ya bayılırım. Orada hiç bulunmamış olsam da, çok güzel olduğuna dair bir fikrim var.

Genelde bir kerede birden fazla kitap okuyorum. Ayrıca Jonathan Griffin’in sanatçıların mekanlarında olan yangınları anlattığı “On Fire” kitabını da okuyorum. Geçen Aralık’ta dairem yanmıştı ve bu çok yoğun bir deneyimdi. Başkalarının deneyimlerini okumak kendi hislerimi daha iyi anlamama yardımcı oluyor. Ayrıca “Fashion Value – Undressing Ornament”ı okuyorum.

Ve şu aralar ne dinliyorsun?

Şu anda Phillip Glass ile çok ilgileniyorum.

Eğer tek bir çift ayakkabın olsaydı, hangisi olurdu?

Kendiminkinin haricinde, Martinianos diyeceğim. Her şeyle gidiyorlar ve çok rahatlar. Çok dürüst bir ayakkabı.

Neden ayakkabılar? Şimdi sen “ayakkabıcı trend kız” gibi misin?

Kıyafet tasarlayarak başlamıştım. Ama bir kaç yıl sonra kıyafetten çok ayakkabıya, daha çok da vintage ayakkabılara para harcadığımı fark edip, bir dakika diye düşündüm, ya tam istediğim gibi kendi ayakkabılarımı yapsam? Görüyorsunuz, vintage ayakkabılar benim için çok ilham verici, ama çoğu zaman yanlış parmak şekline veya orada olmaması gereken bir detaya veya başka türlü olabilecek bir şeye sahipler. Ben de böylece bazılarını değiştirmeye, yeni şeyler çizmeye, yeni şekiller için deri kullanmaya başladım, ve voila! Ayakkabı yapıyordum. Onun heykelsi tarafını ve ellerimi kirletmeyi çok seviyorum.

İlham perin ve idolün?

Patti Smith. Harika bir yaşamı olmuş.

Bence senin hayatın da harika. Bu yaz ne yapıyorsun? Bir yere kaçacak mısın?

Teşekkürler! Los Angeles’a çok gidiyorum. Geçen hafta sonu Montauk’daydım ve şimdi New York’ta en iyi arkadaşımın düğününe geldim. Elimden geldiğince doğada olmaya çalışıyorum.

Yolculuk için olmazsa olmazların neler?

Kulaklık, bir iki kitap, La Mer losyon, Aesop el kremi (pembe olan), saç tokası, rahat bir kazak, beyaz bir t-shirt, kot ve rahat ayakkabılar.

Author: Duygu Bengi

RELATED POSTS