Cesaret, özgünlük, yaratma arzusu ve biraz da kadın olmanın gücü… Yulya Shadrinsky ve Marita Gurcciani ya da Shadrinsky’nin arkasındaki yaratıcı ikili… Siz onları nasıl tanıyor ya da tanımlıyorsunuz emin değiliz ama emin olduğumuz Marc Jacobs, Alexander Wang, Jean Paul Gaultier, Mugler gibi moda dünyasının ikonik markalarının sosyal medyada en çok iz bırakan video ve fotoğraf projelerinde isimlerine sıkça rastladığınız. Ve ironik dillerinin sosyal medyada güçlü bir ses yarattığı. Başarıyı kim olduğunu ve ne istediğini bilmekle direk ilişkilendiren Yulya ve Marita, kendinden şüphe duymayan yaratıcı dünyalarıyla bize daha özgün ve özgür bir versiyonun mümkün olduğunu gösteriyor.
İşlerinizde bol miktarda “ironi” kullanıyorsunuz. Bu kavramın sizdeki yansımaları neler?
Yulya & Marita: Genellikle ironi ve mizah hayattaki olayları fazla büyütmememize yardımcı olur. Biz, kendi adımıza, “eğlenceli” işlerimiz sayesinde hayatın zorluklarından kaçmanın bir yolunu buluyoruz ve içeriklerimizdeki ironinin insanlara bir anlığına problemlerini unutturmasını umuyoruz.
İşleriniz ve sosyal medya arasındaki ilişkiyi ele alırsak; çalışmalarınızı yaymanın en iyi yolu bu mu?
Marita: Sosyal medya ve genel anlamda internet başımıza gelen en güzel şeyler! Yaratıcı insanların erişmek istedikleri tüm kitlelerle iletişim kurmasına olanak tanıyan harika bir platform. Videolarımızın günün birinde bu kadar çok geri bildirim alacağını asla hayal edemezdik ama Instagram sayesinde vizyonumuz dünya çapında trend oldu!
“Kendin olmak, özgün olmaktır. İnsanlar fikirlerinizi ve stilinizi çalmaya çalışabilirler ama sizden alamayacakları tek şey, kimliğiniz ve sizi siz yapanlardır.”
Marita Gurcciani
Kendinizi galip saydığınız zamanlarda elde ettiğiniz başarı nedir?
Yulya: Özümüze sadık kaldığımız sürece kazanan biz oluyoruz. Çalıştığımız sektörde baskı ne kadar yoğun olursa olsun inançlarımızı, alışkanlıklarımızı ve vizyonumuzu değiştirmiyoruz. Bence en büyük başarı kim olduğunu, ne istediğini bilmek ve iyi insanları yakınında tutmak; böylece kimse kendinden şüphe duymana neden olamaz.
Özgün olmayı tanımlayın.
Marita: Kendin olmak, özgün olmaktır. İnsanlar fikirlerinizi ve stilinizi çalmaya çalışabilirler ama sizden alamayacakları tek şey, kimliğiniz ve sizi siz yapanlardır. Yulya ve ben videolarımızda hep kendi yaşam deneyimlerimizden ilham alıyoruz – içinde bulunduğumuz durumlar, tanıştığımız insanlar, ailemiz ve yakınlarımız. Bizim hayatımızı başka kimse yaşamadı ve bu da işlerimizi benzersiz kılıyor.
Yaratıcılar için bir tavsiye?
Yulya & Marita: Yaratmaktan ve çalışmaktan asla vazgeçmeyin! Hiçbir şey yaratıcılığınızı ortaya koyduğunuz işler kadar iyi anlatamaz… Ve sıkı çalışma her zaman kendini belli eder.
“Özümüze sadık kaldığımız sürece kazanan biz oluyoruz. Çalıştığımız sektörde baskı ne kadar yoğun olursa olsun inançlarımızı, alışkanlıklarımızı ve vizyonumuzu değiştirmiyoruz.”
Yulya Shadrinsky
En başa dönelim. Yolculuğunuz nasıl başladı?
Yulya: Hasbelkader Paris’te bir oda kiralıyordum ve Marita’nın kalacak bir yere ihtiyacı vardı! Alçakgönüllüydü ama ne kadar zeki ve özel olduğunu anında fark ettim. Yaratıcı fikirlerimle ilgili müthiş sezgilerini paylaştığında birbirimizle kusursuz uyum sağladığımızı fark ettik.
Yaratıcı çalışmalarınızı biraz daha detaylandırır mısınız?
Marita: Yaratıcı pratiklerimiz çokça iş birliğine dayanıyor. Yulya ortaya eğlenceli fikirler koyuyor. Araştırmalarını bazen içine günlerce gömülerek yapıyor ve insanların genellikle göz ardı ettiği konuları inceliyor. Bazen aradan kişisel deneyimlerini çıkardığı da oluyor! Sonra ben Yulya’nın fikirlerini alıp izleyicilerin daha kolay hazmedebilmeleri için rafine ediyorum. Bu noktadan sonra bir fikri geliştirmek üzere kafa kafaya veriyoruz ve çekiyoruz!
En çok nelerden ilham alıyorsunuz?
Yulya: Koyduğumuz çıta. Sanatımızın Shadrinsk’teki küçük kızlar tarafından anlaşılmasını ve onlara ilham vermesini istiyoruz. Bizim yaptığımızı yapmaları için onlara bir yol açmayı umuyoruz. Bu motivasyon bize ilham veriyor.
Kendi sınırlarınızı belirleyen kusursuz çizgiyi bulmanın yolunu tanımlar mısınız?
Yulya & Marita: Tam olarak bu! Neler yaratabileceğimiz konusunda kendimize bir sınır çizmeye çalışmıyoruz. O riski alıyoruz ve yaptığımız çekimlerle ilgili kırmızı çizgilerimiz olsa da sınırlarımızı elimizden geldiğince zorluyoruz!
İnsanların sizin hakkınızdaki görüşlerini önemsiyor musunuz?
Yulya & Marita: Hayır.
From Based Istanbul N°43 – The Winners Club Issue. “For us, winning is deciding to embark on a journey. Ask yourself aloud: If this is a race, who else but me can make the rules? Welcome to the winners club!” Buy your copy now!