Arnaud Ele sadece moda fotoğrafçılığıyla değil, aynı zamanda İsviçre ve Kamerun’daki belgesel dizileriyle ve İsviçre’deki sanat ortamından sanatçılar, şarkıcılar ve dansçılarla yaptığı birçok video iş birliğiyle de öne çıkıyor. Kodlar ve ilişkili temsilleri ve kimlik konularında üretiyor. Fotoğrafçı olmayı “ zor ama aynı zamanda heyecan verici” olarak tanımlayan Arnaud Ele, her zaman keşfedilecek yeni bir şeyler olduğuna inanıyor.
6 yıldır Berlin’de yaşayan ve queer sahnesini keşfeden Arnaud Ele için bu dönem; “çeşitlilik yaklaşımını ve kapsayıcı olmanın ne demek olduğunu” daha da ileri götürdüğü bir süreci işaret ediyor. “Berlin bir şehir olarak yoğun. Her gün yeni bir karşılaşma. Berlin’in karanlık ve güzelliğini ortaya çıkarmayı seviyorum. Sık sık hissetmesem de kendimi burada evimde gibi hissediyorum. Bu paradoks beni canlı olmaya ve bir Berlinli olarak geçirdiğim her dakikayı keşfetmeye itiyor.” Çevresinde bulunduğu topluluklara odaklanarak farklı kültürler üzerine çalışmalar geliştiren Arnaud için “insanların hayal kurmasını sağlamak” en büyük motivasyon.
“Nereye gidersem gideyim, yakınlık kavramına odaklanıyorum. Doğanın ve insan işgalinin iç içe geçtiği alanların yanı sıra, topraklarda yaşamanın yollarını ve kullanımlarını merak ederek, her zaman belgeselin sınırlarını zorlamaya çalıştım. Sahnelerimin zararsız görünümünün altında gizli hikayeleri ortaya çıkarmayı hedefliyorum. Bir kayıt yöntemi olarak insan gözünün görüşünü, betimleme biçimi olarak da yakınlığı savunuyorum. Fotoğraf çalışmalarım, bir film yapımcısı olarak aldığım eğitimin sürekliliğidir: görüntünün sezgisel senaryosu, anı doğrulukla temsil eden yeni anlatı biçimlerinin keşfi.”
– Arnaud Ele
Son günlerde nasıl hissediyorsun?
Rüya mı gerçek mi?
Yaratıcılar için bir tavsiyen var mı?
Bunalmış olmak.
Orijinal olmayı tanımla.
Umut senin için ne ifade ediyor?
2022 şimdiye kadar nasıldı?
En büyük hayalin?
In Conversation with Duygu Bengi
FROM BASED ISTANBUL NO41: HOPE ISSUE
Buy your copy now!