Through the Lens: Yu Fujiware
Moda Haftası’nda bulunan veya bizzat katılmış olarak yer alan herkes, sokak stilinin büyük gösterisini, abartısını ve çağrıştırdığı her şeyi bilir. Kendimizi tamamıyla 21.yy’a ait hissederken, içerisinde bulunduğumuz dönem ile insanların sokakta ne giydiği tasarımcıların koleksiyonlarından ziyade daha fazla dikkat çekiyor. Sokak stili şimdi ya da gelecekte ne giyileceği ile ilgili büyük bir etkiye sahip… Sokak stilinin bireyselliğini göz önünde bulundurursak modellerden çok “gerçek” insanlar tarafından giyilen bir stil olduğu realitesi biz fanilere belki de ulaşılamaz geliyor. Bu tarzın fenomen haline gelmesi hiç de şaşırtıcı değil. Sokak stiliyle ilgili bir başka şey de, fotoğraflardaki tüm o çekici, havalı ve zahmetsiz görünen insanlar – peki ama merceğin diğer tarafındaki insanlar; en iyi, en ilgi çekici ve en ilham verici görünüşü çeken fotoğrafçılar? Sokak stili fotoğrafçısı Yu Fujiware’i ile buluştuk ve mercek aracılığıyla dünyasını tanımaktan zevk duyduk…
Kaç yıldır fotoğrafçılık yapıyorsunuz?
Yu Fujiware: Yaklaşık 10 yıl önce sokak stilini fotoğraflamaya başladım.
İnsanları habersiz anlarında fotoğraflamak konusunda en çok ne ilginizi çekiyor?
Yu Fujiware: Onların eşsiz karakterleri ve fotoğraflarını çektiğim o an… Neredeyse sözsüz bir iletişim gibi.
Sizi sokak stilini fotoğraflamaya başlatan neydi?
Yu Fujiware: Bir Japon giyim markası tarafından sokak stili çekimi yapmam istenmişti. Basit tam boy çekimler yapmak zorundaydım, bu yüzden çok çabukça sıkılmıştım. İnsanları ve anı kendi stilimle yakalamak istedim. Bu yüzden de 8and2 adındaki blogumu başlatmaya karar verdim.
En iyi kareyi yakalamaya çalışmanın rekabetçi bir atmosfer olduğunu düşünüyor musunuz?
Yu Fujiware: Moda haftası boyunca farklı ve bireysel şekillerde çekim yapan pek çok sokak stili fotoğrafçısı var, bu yüzden evet rekabetçi. Ancak bana ilginç gelen şey başkaları için ilginç olmayabilir; ben sadece kendi tarzımda bir şeyler yakalamaya çalışıyorum.
Çekmeyi sevdiğiniz insanlar veya modeller var mı?
Yu Fujiware: Genelde belirli kişilere sahip değilim ama Sereda kardeşleri (Taras Sereda ve Nikita Sereda) çekmeyi seviyorum, eğlenceli ve sevimliler. Aynı zamanda kendine özgü takipçileri ve insanları takip eden bir markayı da seviyorum. Sadece bir tasarım şovuna gelip kaybolan türden insanlar ve bu yüzden daha heyecan verici. Örneğin; Lemaire, Marquis Almeida, Koche, vb.
Bugün sokak stilini nasıl tanımlıyorsunuz?
Yu Fujiware: Acemilik, düzensizlik ama anıların ve görünümün gerçek atmosferi.
Çekimlerinizin adeta dili varmışçasına kendini anlatabildiği bir özgünlüğü var fotoğrafçılığınızda. İlhamınızı nereden alıyorsunuz?
Yu Fujiware: Film, sanat, kültür, belgesel fotoğrafları vb. pek çok şeyden ilham alıyorum.
Rick Owens bir keresinde “Birisi gerçekten isterse, yaptığım her şeye tam olarak bakabilir ve referansları ayrıntılandırabilir” demişti. Fotoğraflarınızın içinde gizli mesajlar var mı?
Yu Fujiware: Elbette, birçok gizli mesaj var ancak ben daha çok izleyicinin bu öğeleri nasıl bulduğuyla ilgileniyorum; bir düşünün ve keşfedin… İnsanlar fotoğraflarımdan ilham alabilirlerse de mutlu olurum.
İnternet çağın insanı olarak bugün daha muhafazakâr zamanlar geçirdiğimizi düşünüyor musunuz? Örneğin sosyal medyada çıplaklık konusunda keyfi sansürleme söz konusu mu?
Yu Fujiware: Şimdi muhafazakâr bir zamanda olduğumuzu düşünmeme gerek yok, sadece neredeyse fast-food gibi, kendinizi çevrimiçi olarak ifade etmek daha kolay, hızlı ve doğrudan oldu. Ancak yine de kendinizi baskılar, resimler, sergiler vb. şeylerle analog bir şekilde ifade edebilirsiniz. Bu sadece biraz daha zaman, beceri ve sabır gerektirir.
Sıradan insanların sokak stili görüntülerine diğer görsel türlerden daha iyi ilişki kurabileceğini düşünüyor musunuz?
Yu Fujiware: Ne tür bir sokak stiline baktığınıza bağlı. Eğer tepeden tırnağa marka giyinen insanlarla dolu bir sokak stiliyse, benim için değil. Ama eğer insanlar kendi stilini, bireyselliğini ve karakterini gösteren bir stil içerisindeyse, evet o zaman belki insanlar bir bağ kurup ilham alabilir.
Sokaktayken yaşadığınız en komik anınız nedir?
Yu Fujiware: Bu zor bir soru, moda haftasında her zaman diğer fotoğrafçılarla iyi bir şekilde gülerim.
Dünyadaki her şey dışında dileğiniz nedir?
Yu Fujiware: Daha fazla kültür, cinsiyet ve cinsellik çeşitliliği. Sadece birbirimize saygı duymak ve anlaşmak.
Kendini sevmenin gücüne inanıyor musunuz?
Yu Fujiware: Sanırım öz sevgi size güven verir. Özgüven, nezaket ve bireyselliği meydana getirir.
‘Yeni gen’ kelimesiyle ilgili düşünceleriniz neler ve arkasındaki şey nedir?
Yu Fujiware: Eğer yeni nesil olmasaydı, dünya çok sıkıcı bir yer olurdu.
