Louis Vuitton’ın başındaki en büyük isim Michael Burke’ün ifadesiyle Virgil’in vefatından önce %95’inin tamamlandığı koleksiyon 2022 Ocak’ta Paris Moda Haftasında son kez sevenleriyle paylaşılacak. Ünlü tasarımcının son koleksiyonu, önceki tasarımlarında da baskın olan ve daha önce bahsettiği “boyhood” ideolojisini içeriyor. 2020’de verdiği bir röportajda ise şöyle anlatıyor: “Evde büyüdüğüm sanat, doğası gereği Avrupalı değildi, Ganalıydı. Ahşap oyma maskeler ve heykeller tipikti. Koleksiyonun kapsayıcı ‘Boyhood’ kisvesi altında. Bu da dünyayı bir çocuğun gözünden görme fikri. Bu çizgiler, kendimi ifade edebilmem için kişisel mirasımla çizildi.”
Tüm durumlar için bir gardırop tasarlayan tasarımcının, resmi veya sokak stili gibi geleneksel kıyafet etiketlerini karıştırmaya ve onları bir “gelecek için bir gardırop vizyonu” yaratmak üzere birleştirmeye karar verdi.
Koleksiyona gri renkleri görerek başlasak da daha sonrasında kıyafetler gittikçe cesurlaşıyor ve renkleniyor. Neon sarısı ve mavi patlamaları, geleneksel olarak resmi kıyafet, iş kıyafeti veya sokak kıyafeti olarak etiketlenen giyim ayrımı Virgil’ın koleksiyonunda rafa kalkıyor. Aynı şekilde cinsiyet ayrımı da gözden kayboluyor. Bu koleksiyon için Virgil, sanatçı Gusto Leo’yu gratifisini parçalara uygulaması için davet etti.
Ardında bir moda devi ve yüzlerce eşsiz tasarım bırakan Virgil Abloh’un son koleksiyonundan çıkarılacak sonuç yeni nesil lüks tüketiciler için geleneksel erkek giyim konseptlerinin bir karışımı olan bir gardırop. Terziler, rahat kesimler ve genellikle kadın giyim tasarımında görülen detaylarla kullanılırken spor giyim ürünleri kürk, deri ve ipek gibi birinci sınıf kumaşlarla zenginleştiriliyor. Hal böyle olunca etkisi hala süren Virgil Abloh, kıyafetlerinin dışında Paris Moda Haftası’nı daha da merakla beklememize neden oluyor.