A New Romantic Story

Paris sendromunu hiç duydunuz mu? Bu, en çok Japon turistlerde karşılaşılan, şehri gezmeye geldiklerinde gerçekte olan manzaranın kafalarındaki beklentilere sığmaması ve sıfır beden Chanel’e bürünmüş kadınların ve seksi entelektüellerin Arnavut kaldırımlı sokaklarda yürüyüp Sartre alıntıları yapmasına uyuşmadığını anladıklarında olan bir durum. 

Semptomları ise çok kuvvetli hayal kırıklığından kaynaklı halüsinasyon, baş dönmesi, anksiyete ve aşırı terleme… Yeterince moraliniz bozuldu mu?  

İçimizde Demna Gvasali’nin bu fenomeni duyduğuna dair bir his var ama her neyse. Demna son Balenciaga kampanyasında, bu şehre yapışmış turist klişelerini altüst ediyor. Özellikle de Paris’in, yol kenarlarındaki kafelerde sıra sıra dizilerek yoldan geçen masum insanları baştan çıkaran, ruj lekeli sigaralarını içen, Eva Green’e benzeyen bereli kadınlar ve Sorbonne’nun dışında kız arkadaşlarıyla koklasan uzun saçlı, dalgın ve entelektüel Fransız erkekleri ile dolu, ölçüsüz romantizmin azgın kötülük yuvası olduğu yanılsamasını.

Tabiki de gerçek bundan farklı ve belki de bu yüzden Demna, stereo tipe oynamak yerine gerçek hayatlarında aşk yaşayan gerçek çiftleri göz önüne sermeyi tercih ediyor. Kampanyada, flu ve aşırı romantik evlilik fotoğraflarıyla tanınan Greg Fink’in lensinden, aşk dolu çiftleri Paris’in turist kiosklarından esinlenilmiş, şehrin kolektif bilinçteki romantik yeri ve gerçekte olduğu yaşayan ve nefes alan hali arasında şakacı bir tonda gidip gelen koleksiyondan seçilmiş kıyafetler içinde görüyoruz

Belenciaga’nın Şubat ayında çıkan son koleksiyonu “meme materyali” olma açısından daha az dikkat çekici olurken. Bu sefer platform crocslar değil, Paris’in ana caddelerinde market önlerinde duran turistlerden esinlenmiş aksesuarlar öne çıkıyor.

Çiftlerden biri cadde üstü bir marketin önünde dururken, dünyanın en romantik şehrinin günlük yaşamının bu sezon Demna’nın hayalgücünün merkezinde olduğu anlaşılıyor. İşte geliyoruz! Paris, je t’aime.       

Fotoğraflara, post-internet sanatçısı Ed Fornieles’in yönettiği, markaya has vücudu sarmayan kıyafetler içinde bir yeraltı otoparkında randevulaşan bir çiftin göründüğü güvenlik kamerası görüntülerine benzeyen bir video eşlik ediyor. Buluşuyorlar, kısaca sohbet ediyorlar, öpüşüyor ve ardından çekip gidiyorlar. Bunların hepsi tuhaf, çılgın ve fazlaca Belenciaga.