Donald Cumming

Arts & CultureMusicOctober 1, 2015
Donald Cumming

Grubu The Virgins’in dağılmasının ardından Donald Cumming’e göre müziğin şu anki durumu umutsuz vaka. Müzik endüstrisi, hayat ve insanlar hakkındaki açık sözlülüğü grup hayatının baskılarını keşfetmiş olmasının, çoğu geceler içindeki şeytana uyup sabahları uyandırma servisiyle hayatın devam ettiğini fark ettiği günlerin sonucu.

Bu yıl Haziran ayında yayınlanan Out Calls Only albümü Cumming’in şu anki halet-i ruhiyesinin bir göstergesi. Ragtime piyano melodileriyle bütünleşen Bob Dylan ile 80’lerin rock müziğine saygı duruşunda bulunan vokaller sound’a hakim. Albümün başından sonuna süregiden melodi ve akorların çeşitli ve etkileyici değişimi sayesinde Out Calls Only’nin kişisel gelişime dair bir albüm olduğu anlaşılıyor.

Cumming, İstanbul ile New York arasında bize düşüncelerini açtı.

Bize biraz kendinizi anlatır mısınız? Nerede büyüdünüz? Neden müzik?

New York’ta büyüdüm. Neden müzik olduğunu bilmiyorum, düşünüp verdiğim bir karar değildi. Müzik benimle daima insanların benimle konuşmalarını istediğim gibi doğrudan bir şekilde konuştu. Müzik dinlemek son derece açık yürekli ve şefkatli bir arkadaşa sahip olmak gibiydi.

Rolling Stone’a verdiğiniz bir röportajda “Gençtim, bir grupta çalmak istiyordum ve grupta olmak harikaydı ama artık öyle hissetmiyorum.” demişsiniz. Dinamikler neden değişti?

The Virgins’e başladığım günlere nazaran çok olgunlaştım. Hayatımın o döneminde kafayı bulmak, eğlenmek ve geceleri arkadaşlarla dışarı çıkmak istiyordum. Para kazanmak ve harcamak istiyordum, çünkü o güne kadar bunları hiç yapamamıştım. Kendimi geliştirmek, çalışmak veya kendime zarar veren birtakım davranışlara yol açan duygusal yaralarımı sarmak gibi dertlerim yoktu.

“Grupla beraber bir albüm daha kaydetmek gözüme kariyer odaklı bir hamle gibi göründü, halbuki grubu dağıtıp yeni bir şey denemek sanatsal ve yaratıcı bir eylem olabilirdi.” Bu sözlerinizi açıklar mısınız?

O noktada, The Virgins’de olmaktan sıkılmıştım. İkinci albümü yapmamın grup arkadaşlarımı sevmem veya grubun ismini kullanarak daha fazla fırsat yakalayabilmemizden başka bir sebebi yoktu. Sonuçta ortaya sevdiğim bir albüm çıkması ise şans eseriydi, çünkü ilk albümden nefret ediyordum.

Bir gruba dahil olmakla solo çalışmak arasındaki en büyük fark ve her ikisinin kendine özgü zorlukları neler sizce?

Grupla devam etme ve fan kitlene sahip çıkma baskısının bir yığın sıkıcı, hayal gücünden yoksun müziğin ortaya çıkmasına sebep olduğunu düşünüyorum. Solo bir müzisyen olarak ise her istediğimi yapmakta bütünüyle özgürüm. Bu yüzden de hayatta kim olduğuma ve nerede bulunduğuma dair dürüst şeyler üretebiliyorum.

Saygı duyduğum az sayıda yetenekli insan var ama bugünkü müzisyenlerin çoğu tamamen bilgisiz.

Şimdi yaptığınız müziğin sizi daha dürüstçe ifade ettiğini hissediyor musunuz?

Bugün için öyle. Devam ettikçe değişip olgunlaşacağımdan kuşkum yok, daima bir önceki çalışmamdan daha iyi bir şey üretmek istiyorum. Bir gün bu hissi kaybedersem üretmekten vazgeçerim.

Bugünlerde estetiği içerikten üstün tutan bir trend gözlemlediğinizi söylediniz. Sizce neden böyle? Bu trendi ne besliyor?

Bu trend saçmalıktan başka bir şey değil. Büyük ihtimalle bugün bütün zamanlara kıyasla daha fazla insan müzik yapıyor. Trendler yalnızca yolunu bulup kalabalığa dahil olmanın, başkasının çektiği dinleyiciden faydalanmanın kolay bir yolu. Tamamen saçmalık.

Çok fazla çağdaş müzik dinlemiyorsunuz. Neden?

Dinlemiyorum çünkü genellikle beğenmiyorum. Saygı duyduğum az sayıda yetenekli insan var ama bugünkü müzisyenlerin çoğu tamamen bilgisiz.

“Donald Cumming için her şey birdenbire gelişti: Grubu The Virgins dağıldı, evliliği sona erdi ve New York’ta yaşadığı daireden taşındı.” Hayatınızın bu döneminden biraz bahsetmek ister misiniz? Sizce bu hayatınızın düşüş dönemlerinden olmasına rağmen mesleki anlamda yükselişte olduğunuz bir dönem miydi? Eğer olaylar bu şekilde gelişmeseydi yine de solo çalışmaya başlayıp Out Calls Only albümünü kaydeder miydiniz?

Solo çalışmaya başladım çünkü bunu yapmayı uzun bir süredir istiyordum. Kurduğum hayat yıkılınca ben de yeni bir tane kurdum, o da yıkılınca yine sıfırdan başladım. İnsan dediğin başka ne yapar ki?

Bu süreçte sizin de hatalarınız oldu mu?

Tonlarca hatam oldu. Bunlardan ders çıkartmaya çalışıyorum. Hayatınızda sorun yaratan şeyler aynı zamanda yaratıcılığınızı da kamçılar. Yine de farklı şekilde yapmış olmayı tercih edeceğim pek çok şey var.

Ticari ve kişisel başarı arasında çoğunlukla büyük bir fark oluyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Artık bu konuyu düşünmüyorum. Kişisel başarı dürüst olman ve kalbinden geçeni yapmandır. Çok sayıda insana az şey ifade etmektense birkaç kişiye çok şey ifade eden bir iş yapmayı tercih ederim.

İkinci bir solo albüm çalışmanız olacak mı? İlkiyle kıyaslarsanız ikinci albümde değiştirmek isteyeceğiniz bir şey olur muydu?

Gelecek hafta sonu birkaç şarkı kaydedeceğim ama albüm mü olur yoksa single mı bilemiyorum. Bakacağız. Nasıl olsa canımın her istediğini yapma özgürlüğüm var.

Author: Tabitha Karp

RELATED POSTS