Moda dünyasının enfant terrible’i aşağıya baktığında ne görüyor? İki kelime: so cunt. Rick Owens fetişi bir ifade alanı olarak kullanmaktan hiçbir zaman çekinmedi; bondage podyumlardan tut, tavanda sallanana modellere kadar… Owens bize hemen her şeyi gösterdi, tabi artık bizi şok etmek de öyle kolay değil. Ama 2025’te bu evren şaşırtıcı şekilde low-tech ve leziz derecede absürd bir hal aldı: OnlyFans. Evet, Rick Owens artık yalnızca ayak fotoğraflarına adanmış, aylık 5 $ bir OnlyFans hesabına sahip.
Buna “ölene kadar sürecek bir transgresyon… dantelli ahlakçılığa bir yanıt” diyor. Ayak parmaklarını manifestoya dönüştürebilecek tek kişi Rick Owens olurdu zaten. Bu, rastgele bir şov değil. Owens’ın beklenmedik ilham kaynağı, yaşamının son yıllarında kamusal hayattan çekilip ayaklarının fotoğraflarını çektirerek kendi mitolojisini kuran Virginia Oldoini, Castiglione Kontesi. Owens, bu yaşlanma ve yeniden yaratma ritüelini sahipleniyor ve bunu “yaşlanmayı ele almanın ilginç bir yolu” olarak tanımlıyor. Onun için ayak, ham bir mahremiyetin, gücün ve sessiz çürümenin sembolü— kültleşmiş gündelik bir uzuv. Bu Rick’in ‘sessiz devrimi’: hiçbir teatral numara yok, bir antifashion imparatorluğunun ağırlığını taşıyan yüksek kalite ayaklar var sadece.
Asıl güzellik, işin arkaplanındaki sebeplerde. OnlyFans’tan gelen tüm gelir, Paris merkezli kâr amacı gütmeyen Allanah Foundation’a gidiyor; trans gençleri, yükselen queer sanatçıları ve marjinal yaratıcı toplulukları destekleyen bir oluşum. Owens için bu mesele hype değil, bir tür Robin Hood hikayesi içinde Owens, “Eğer kendi bedenimi paraya çevireceksem, en azından bir başkasının geleceğini fonlamalıyım,” diyor. Bu, kapitalizme ters köşe bir dokunuş: en banal fetiş içeriğini alıp en çok ihtiyaç duyulan alanlara gerçek para akıtmak. Bir zamanlar tamamen ticari bir platform olarak görülen OnlyFans, Owens’ın ellerinde bir direniş, queer dayanışması ve alternatif mecenatlık aracına dönüşüyor. Bu hamle, onun podyumdaki en kışkırtıcı anları kadar güçlü çünkü ayak fotoğraflarıyla yeni bir outsider kuşağını fonlamaktan daha punk ne olabilir ki?
Büyük resme baktığında, Rick Owens aslında yeni medyayı ters yüz ediyor, seks satmak falan hikaye. Çünkü artık çok açık: OnlyFans, TikTok, Instagram gibi platformlar günümüzün podyumları. Mahremiyet bu dünyanın para birimi, küçücük hareketlerse makro-trendlerin tetikleyicileri. Owens ayak satmakla kalmayıp sistemi hack’liyor, bu voyerist algoritmanın damarlarını söküp alıyor ve dikkati, parayı başka ellere aktarıyor. Her görselin bir scroll içinde kaybolduğu bu dijital çöplükte Owens’ın ayakları garip bir kalıcılık simgesi gibi parlıyor. Kısacası formül basit: algoritmalar + mahremiyet + öz farkındalık = bugünün etki imparatorluğu.